Eşi Halit Ergenç ve oğlu Ali’yle çok huzurlu bir hayat yaşayan Bergüzar Korel, mutlu olduğu için kendini güzel hissettiğini söylüyor. Halit Ergenç’in kendisine konuşmayı öğrettiğini belirten Korel, “Konuşarak her şeyi çözebileceğimizi, hiçbir şeyi saklamamayı, düşündüğüm, hissettiğim her şeyi söyleyebilmeyi öğretti” diyor.
Araya ekran girince, pek çok kişi onu mesafeli ve soğuk bir insan sanıyormuş. “Konuşmaya başladığımda aslında hiç de öyle olmadığımı söylüyorlar” diye ekliyor. “Kişiyi en çok güzelleştiren, bakışlarıdır. Bir insan ilerleyen zamanlarda ne kadar estetik yaptırırsa yaptırsın, yaşını bakışları belli ediyor; aynı şekilde kişinin güzelliği de bakışlarına yansıyor” diyor. Ancak mutluluk konusunda birkaç tüyo verebilir.
Düşüncelerimi okumuş olmalı ki, hemen “Şimdi mesela çok mutlu olduğum için kendimi güzel hissediyorum” diyor. Bunu durup dururken söylemiyor. O temmuz sabahı bir araya geldiğimizde üzerinde bir jean şortla ince bir gömlek var. Saçı toplu, sıfır makyaj… Anne olmadan önceki dönemden çok daha ince ve fit, daha ışıl ışıl görünüyor. Bunun nasıl olduğunu sorduğumda, doğum sonrasında emzirme dönemi bittiğinde sıkı bir diyet uygulayıp pilates yaptığını anlatıyor.
“Komedi oynamak istiyorum”Mutlu dedik de, sanırım bunun nedenini hepimiz tahmin edebiliyoruz: Halit Ergenç ve oğulları Ali! Hep merak ettiğim şeyi sormanın tam sırası: Kadınların babalarını andıran adamlara aşık olduğu söylenir. Eşi Halit Ergenç hiç babası Tanju Korel’e benziyor mu?
“Halit babama hiç benzemiyor. Tek ortak noktaları, ailelerine düşkün olmaları. Karakter olarak çok farklılar. Hemen her kız çocuğu gibi, ben de babama aşıktım. Ancak ona benzeyen bir insanla olmayı tercih etmedim. Evet, o iyi bir babaydı; ancak eş olarak zor biriydi. Sevgisiyle sınırlarını belirleyen bir adamdı. Halit’le çok özgürüm. Hayatımızda hiçbir kural, hiçbir mecburiyet yok. Sadece özgürlük var. İkimizin yarattığı bir özgürlük. İlk defa her anımı bir insanla yaşıyor ve kendimi bu kadar özgür ve mutlu hissediyorum” diyor.
Evet, aslında komedi oynamayı hayal ediyor. İzleyiciyi güldürmeyi istediğini, komik bir rolü kendisine çok yakıştırdığını söylüyor. “Bazen kendimi ekranda izlediğimde ‘Aaa, benim böyle bir yüz ifadem de mi varmış!’ dediğim çok sahne oluyor” diye itiraf ediyor.
“Spontane tatilleri çok seviyoruz”İki kadın bir araya gelir de alışveriş konuşmaz mı? Bergüzar Korel “Tatilde alışverişten nefret ederim. Zamanımı öyle geçirmek bana çok saçma geliyor” diyor. “Paris’e gidip de hiçbir şey almadan dönen bir tek ben varım herhalde. Zaten alışverişten hiç anlamam. Kıyafetlerimi yıllarca giyerim. Her tatilde üzerimde aynı uzun elbiselerimi gören arkadaşlarım ‘Yazlık üniformanı giydin’ diye benimle dalga geçer.” Ailece spontane tatilleri çok sevdiklerini anlatıyor. Ellerinde harita, metroyla gezip yeni yerler keşfetmeye bayıldıklarını vurguluyor. “Gittiğimiz şehirdeki en kötü sokağı bulma konusunda ustayız; ancak bazen bu sayede o kadar ilginç yerlere, küçük kafe ve lokantalara denk geliyoruz ki. Turistik her şeyden uzak duruyoruz.
“Halit bana konuşmayı öğretti”Aşkları zaten çok konuşuldu. Bu konuda herkes bir şeyler söyledi. O, bu görüşmeyi bir aşk muhabbetine çevirmeyi istemiyor. “Bizim hikayemiz çok uzun ama bunu anlatmayı, bu konuda konuşmayı hiçbir zaman tercih etmedik” diye hatırlatıyor. “Benim için Halit’in en büyük özelliği ve onunla bu kadar mutlu olmamın sebebi, bana konuşmayı öğretmesi. Bana konuşarak her şeyi çözebileceğimizi, hiçbir şeyi saklamamayı; düşündüğüm, hissettiğim her şeyi söyleyebilmeyi öğretti” diyor. Mutlu, huzurlu, hayatından ve sahip olduklarından memnun.
Kendisini kötü hissettiği bir şey yok mu gerçekten? “Olmaz olur mu! Özellikle Ali daha da küçükken, çalışırken, kendimi çok mutsuz hissettiğim zamanlar oldu. Yetersizlik duygusuyla baş edemiyordum. Zannediyordum ki her boş anım Ali’ye ait olmalı. Etrafımdakiler bunu çok abarttığımı söylüyordu. Neyse ki bunun benim veya Ali için iyi bir şey olmadığını öğrendim. Zamanla bu konuda da bir denge yakaladım.”
Peki ya bu (sözde) ‘meşhur’ kıskançlığı? Gerçekten eşini rol arkadaşlarından kıskanıyor mu? Halit Ergenç dizide aşk yaşadı diye kızıyor mu, akşam evde onun başının etini yiyor mu? Üstelik kendisi de bir oyuncu. “Ben tüm bunları gerçekten yapıyor olsaydım bu evlilik sürer miydi?” diye soruyor. “Özellikle son iki sene bu konu öyle bir noktaya geldi ki, dokuz yaşındaki bir kız çocuğu bile yanıma gelip bunu sorabiliyor. İnsanlar ekranda gördükleri her şeye çok inanıyor. Ben Halit’le evliyim, o da Bergüzar’la evli. Dizide bir karakteri canlandırıyoruz. Biz de herkes gibi işimizi yapıp, sonra normal hayatımıza devam ediyoruz” diyor lafı fazla uzatmadan.
Bu arada, laf lafı açıyor, aklıma nedense ‘Muhteşem Yüzyıl’ geliyor. Eşi Halit Ergenç’i bir kat daha yıldızlaştıran dizi olduğu için değil. Bergüzar Korel’in konuk oyuncu olarak final bölümüne katılması, kafaların karışmasına yetmiş. Diziye neden dahil oldu? Bu, eşi sayesinde mi oldu? Hemen merak edildi tabii ki. Ben de bunları soruyorum. Daha doğrusu, sadece “Neden katıldın?” meselesini kurcalıyorum.
Bergüzar “Bu tamamıyla Meral Okay ve Timur Savcı’nın ricasıyla gerçekleşti. Çok da keyifli oldu. Bu arada, diziye devam etmeyeceğim. Sadece bir bölümlük bir işti. Hatta jenerikte ismimin geçmesini de istemedim. O bölümün tanıtımında da görünmeyip, akşam doğrudan dizide çıkayım, sürpriz olsun; olsun bitsin diye düşündüm. Meral Abla (Okay) dizinin kutlama yemeğinde ‘Senin için bir karakter yazdım. Sezon sonunda bir bölüm giriyorsun, haberin olsun’ dedi. Yani önceden konuşulmuş, planlanmış bir şey değil. Keyifli bir deneyimdi” diyor ve ekliyor “İş konusunda Halit kimseden benim için bir şey istemez. Bunun neden bu kadar sorgulandığını anlamıyorum. Sonuçta ben de bir oyuncuyum.”