Can Dündar’ın yayına hazırladığı, İnönü Ailesi’nin, tarihimizin en kritik dönemlerinden birini kapsayan sıcak, samimi ve çarpıcı mektupları çıktı.
“Tarihin en gerçekçi yapıtaşlarından biri günlüklerdir, diğeri mektuplar… Hatıra gibi sonradan üretilmez mektup, o günün sıcaklığıyla kaleme alınır. Tarih gibi eğilip bükülmez; alabildiğine yalın ve yalansızdır. Çok daha güvenilir, samimi ve kalıcıdır. Bu kitaptaki yazışmaları okuyunca, hem mektubun sıcaklığını hissedecek hem de son kuşakta hayatımızdan çekip gitmiş olmasına üzüleceksiniz…” (Can Dündar)
Canım Erdalım Sevgili Babacığım, İsmet İnönü ve Erdal İnönü’nün, tarihimize damgasını vurmuş baba-oğlun mektuplaşmalarından oluşuyor. 1947 yılında, Amerika’ya fizik okumaya giden Erdal İnönü’nün, babasına daha uçaktayken yazdığı mektupla başlayıp, 1952 yılı tarihli dönüş yolunda yazdığı mektubuyla son bulan bu kitap, bir Cumhurbaşkanı ile bilim adamı olmaya hazırlanan oğlunun en samimi duygu ve düşüncelerini dile getirdikleri mektupları gözler önüne seriyor. Döneme ait belgeleri, gazeteleri, kartpostalları ve fotoğrafları da bir araya getiren Can Dündar, bu tarihi mektuplara belgesellerine has bir zenginlik katıyor. Kitap, Türkiye tarihinin kaderinin değiştiği beş yıla ışık tutuyor.
Türkiye tarihine damgasını vurmuş İnönü ailesinin, bugüne dek özenle gizledikleri özel hayatlarına tanıklık etmemizi sağlayan Can Dündar, daha önce hiç dile getirilmemiş sayısız anekdotu aktarıyor: En yoğun dönemlerinde bile hemen her gün oğluyla yazışmaya zaman ayırarak günlük hayatı, görüştüğü insanlar, okuduğu kitaplar, tarihi gelişmeler hakkında ona bilgi veren İsmet İnönü ve Amerika hayatından, gözlemlerinden, katıldığı aktivitelerden, seyahatlerinden, hocalarından, derslerinden, sıkıntılarından bahseden, dünyadaki ve Türkiye’deki siyasal ve bilimsel gelişmeleri ilgiyle takip eden Erdal İnönü’nün kişiliklerini, gözden ırak kalmış yönlerini gözler önüne seriyor.
Canım Erdalım Sevgili Babacığım, dönemin önemli, ilginç olaylarının da izini sürüyor: Erdal İnönü’nün Amerika’da evlendiğine dair yayılan söylentiler; Ömer İnönü’nün bir trafik cinayetiyle suçlanmasıyla İnönü’lere karşı yürütülen karalama kampanyası; suikast söylentileri ve Türkiye’de tek parti iktidarının devrilişi sürecinde yaşananlar… İsmet İnönü ve Erdal İnönü Mektuplaşmaları, İnönü Ailesi’nin bir dönemin tarihiyle kesişen mahrem hayatlarına ışık tutuyor.
Canım Erdalım Sevgili Babacığım’da, İsmet İnönü’nün hayatının en zorlu seçimine nasıl bir ruh hâliyle girdiğini, sandıkta devrildiğini öğrendiğinde neler hissettiğini, oğlunun onu nasıl teselli ettiğini okuyacak, tarihe bambaşka bir açıdan tanık olacaksınız!